20 Ocak 2011 Perşembe

Esas Kızın Çatlak Arkadaşı...


İzlediği filmin baş rol oyuncusunun en yakın arkadaşı olmak isteyen hatunlardanım ben. Yani aklımda esas kız olmak yerine, onu ağladığında dinleyen, sürekli iyiliğiyle sevilen, güldüren, eğlendiren ve mümkün mertebe çatlak olan en iyi arkadaş profili bana hep daha sıcacık gelmiştir. Çünkü zaten sadece filmlerde olacak bir hayatın en olmayacakl kahramanları da onlardır. Hiçbir zaman öylesine bir dostun varlığını göremeyeceksindir etrafında. Sen öyle bir arkadaş olmak istesen, fazla film gibi olduğundan kimse inanmayacak, seni anlamayacaktır. Dolayısıyla bütün uğraşların FIS olacak ve günübirlik (kimse alınmasın)arkadaşlıklarla devam edeceksindir.
Olsun, ben hayal ederim arkadaş! olmayacağını bile bile dilerim bu türden dostlukları...
Şimdi bu konu da nerden çıktı diyorsun muhtemelen.
Bu konu daha yeni çıkmadı, benim içimde hep bir yaraydı. Kendimi yalnızlaştırdığım ve mümkünse bundan kurtulmaya çalıştığım zamanlarda en çok elimin altında gerçek bir dost ararım da ondan!
Kimseyi suçlamıyorum, herkesin bir hayatı var... Ama yazık ki herkes yaşadığı hayatı biraz esnetme lüksüne sahip olmasına karşın bunu görmezden geldikçe, hayat da mucizesini göstermemekte diretiyor.
Sabahtan akşama kadar yaptıklarımızı şööööyle bir gözden geçirelim istersen!
* erkenden söylene söylene kalkıp, iğrenç trafiğin içinde işe yetişmeye çalışıyoruz, (çalışanlar için söylüyorum tabi)
* masamıza kendimizi atar atmaz ufak tefek bişeyler atıştırıp çayı da hüplettikten sonra canımızdan bir parça olan bilgisayarlarımızın başına geçiyor saat 17-18'e kadar sanal dünyanın vazgeçilmezlerinden oluyoruz,
* iş saati bitti mi? hiiiiiii evde yemek yok!!! çabuk alışverişe....
* markete gidiyoruz, eksikleri (cebimizdeki paraya çaktırmadan bakarak) ya da bir kısmını alıp suratsız kasiyere para vermek için kasada bekliyoruz... (dikkatini çekerim, hem surat çekiyoruz hem de üste para veriyoruz)
* eve geliyoruz (kaç saat sürüyorsa artık) tam yemeği yapacağız, Ballı bademimiz arabalarıyla oynamamız konusunda diretiyor. ee, çocuk haklı kaç saattir ona vakit ayırmıyoruz; hadi bakalım koştur araba oynamaya.
* bir fırsatını bulup yemek yapmaya başlıyoruz, hiiiiiiii o da ne listede en önemli şeyi unuttuk! mecburen menüyü değiştireceğiz ama zaman da yok!
* offff evin erkeği de geldi işte... koştur bakalım mutfağın içinde!
* sofrayı topluyoruz,
* bulaşıkları makineye yerleştiriyoruz,
* ee meyve yemeden olmaz,
* saat geldi çocuğu uyutmak lazım,
* kocayla sohbet etmek lazım,
* eee çok geç oldu uyumak ve uykuyu almak lazım......................... vs

Şimdi gel bu listenin bir yerlerine o bahsettiğimiz dostlu sohbetli paylaşımı sıkıştır bakalım! nereye sıkıştırabiliyorsun? yok... Çünkü yer bırakmadık kendimize, kendimize aitlerimize, özelimize...
Ben artık kararlıyım, bu filmlerdeki esas kadınların (oğlanların) yanındaki tiplerden biri olacağım ya da öyle birini hayatımın en vazgeçilmezi yapacağım.
O olmadan olmuyor çünkü, hayat dolu dolu yaşanmıyor, zevk vermiyor...
Ömrümün kalan zamanını artık hayal etmekle, filmlere özenmekle geçirmek yerine harekete geçiyorum millet!

Hadi hayırlı uğurlu olsun...
Bu arada çatlak arkadaş isteyen var mıdır gerçekten? :)




5 yorum:

Tibetin annesi dedi ki...

seninle tanıştığımdan bu yana çatlak bir arkadaşım var diyebiliyorum çok şükür :) mühim olan sen bunu diyebiliyor musun?????

bozbek dedi ki...

Vallaha benim seneler önce bir çatlak arkadaşım vardı. Bir dönem koptuk kendisiyle ama sonra yine bulduk birbirimizi...Seni seviyorum :)

sufi dedi ki...

Anlaşılan bu filmin başrol oyuncusu sensin bu sıralar, ben senin en yakın arkadaşın olabilirim boşum.

beenmaya dedi ki...

benim var ki bir tane. hem de en gerçeğinden :))

Sitare dedi ki...

hayat ne hızlı akıyor.hele de bir işiniz,bir-iki çocuğunuz varsa.koştur,koştur yakala:)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails