Oldu işte... İlan ediyorum....
En sonunda gittik Polonezköye Cumartesi gününün sabahında, harika bir haftasonu dinlencesiydi. Sevdiklerimizle birlikteydik, Badem'im de yanıbaşımdaydı ve sevinçli bir telaş içindeydi sürekli. Zira yeşiller içinde, hamaklarla dolu, yan tarafımızda fındık dalları, tepemizde elma ağaçları.....
İstanbulun taaa öbür ucunda bir yerlerden, ardımızda bıraktığımız telaşe zamanlara nanik yapabildik hep birlikte...
Rüzgarı görsen inanamazdın, kimin elinden tutarsa bayır aşağıya koşturup durdu. kimsenin mecali kalmadı öğlene doğru. Öğlen uykusunu yer döşekleri üzerinde, bir dondurma şemsiyesinin altında uyudu cancaaazım (yaklaşık 2 saat kadar hem de) uyandığında gezdirirken nasıl olduğunu anlamadığım amele yanıklarımı, eve gidince fark ettiğimde yüz ifademi görmen lazımdı. Sevgili eşimin dalga geçmelerine göz yummaksa en gıcık durumdu benim için.
Bütün negatiflerimi gömdüm toprağa, bütün sıkıntılı nefesleri üfledim gitti bulutlara... Çok iyi geldi, çok... (fotoları sonra ekleyeceğim...)
-----------------------------0-----------------------------------------0-------------------------
Bir sonraki gün (hani şu herkesin baBa'cıııına hediye aldığı)
bir hayli eksik, bir o kadar hüzünlü başlandı güne... Özlenen baba'ya mektuplar yazıldı gizli gizli!!! Rüzgar ve babası için dualar edildi herkeslerden habersiz ve Baba yerine koyulan önemli dostlar hatırlandı telefonlarla...
Eşime bilerek ve isteyerek alamadığım hediye içiniçim ezildi önce ve sonra şöyle düşündüm:
Biz beraber olduğumuz sürece saçma sapan ambalajlı hediye paketlerinden banane yahu.
Hergün yanıbaşımdaki mucizelerim için dua ediyorum ve onları çok seviyorum....
O'na NOT: "beklediğin mektubu gönderdim baBacım, güzel bakan gözlerini öpüyorum... Günün kutlu olsun,rahat uyu seni çok seviyorum.................."
En sonunda gittik Polonezköye Cumartesi gününün sabahında, harika bir haftasonu dinlencesiydi. Sevdiklerimizle birlikteydik, Badem'im de yanıbaşımdaydı ve sevinçli bir telaş içindeydi sürekli. Zira yeşiller içinde, hamaklarla dolu, yan tarafımızda fındık dalları, tepemizde elma ağaçları.....
İstanbulun taaa öbür ucunda bir yerlerden, ardımızda bıraktığımız telaşe zamanlara nanik yapabildik hep birlikte...
Rüzgarı görsen inanamazdın, kimin elinden tutarsa bayır aşağıya koşturup durdu. kimsenin mecali kalmadı öğlene doğru. Öğlen uykusunu yer döşekleri üzerinde, bir dondurma şemsiyesinin altında uyudu cancaaazım (yaklaşık 2 saat kadar hem de) uyandığında gezdirirken nasıl olduğunu anlamadığım amele yanıklarımı, eve gidince fark ettiğimde yüz ifademi görmen lazımdı. Sevgili eşimin dalga geçmelerine göz yummaksa en gıcık durumdu benim için.
Bütün negatiflerimi gömdüm toprağa, bütün sıkıntılı nefesleri üfledim gitti bulutlara... Çok iyi geldi, çok... (fotoları sonra ekleyeceğim...)
-----------------------------0-----------------------------------------0-------------------------
Bir sonraki gün (hani şu herkesin baBa'cıııına hediye aldığı)
bir hayli eksik, bir o kadar hüzünlü başlandı güne... Özlenen baba'ya mektuplar yazıldı gizli gizli!!! Rüzgar ve babası için dualar edildi herkeslerden habersiz ve Baba yerine koyulan önemli dostlar hatırlandı telefonlarla...
Eşime bilerek ve isteyerek alamadığım hediye içiniçim ezildi önce ve sonra şöyle düşündüm:
Biz beraber olduğumuz sürece saçma sapan ambalajlı hediye paketlerinden banane yahu.
Hergün yanıbaşımdaki mucizelerim için dua ediyorum ve onları çok seviyorum....
O'na NOT: "beklediğin mektubu gönderdim baBacım, güzel bakan gözlerini öpüyorum... Günün kutlu olsun,rahat uyu seni çok seviyorum.................."
4 yorum:
Doga insani ne guzel rahatlatiyor bende ozledim hafta sonu yaptigimiz piknikleri ve arkadas sohbetlerini gerci herseyi ozledim ya...Rahatlamis olmaniza cok sevindim.Sevgiyle kalin.
Sağolasın papatya, gerçekten pozitif enerji kaynağı başka birşey düşünemiyorum. O kadar etkili oldu ki beni bi hayli idare eder :)) hemen bir plan yapın arkadaşlarla bence :)
oh ne güzel olmuş sizin için. Babalar günü yazın içinde ellerine sağlık ayrıca...
sen sağol canım benim :)
Yorum Gönder