22 Mayıs 2009 Cuma

Işığa eL saLLa...


Hiç tanımadığın dedenin gidişinin 31. senesi bugün güzel oğlum. Tanıyamadığın için üzülmene gerek yok, ben de tanıma fırsatı bulamadım çünkü hayal dedeni. Sadece resimlerden dokunabildim suretine ve tanıdıklardan öğrendim biber kızartmasını çok sevdiğini, bana düşkünlüğünü... Hem de ne düşkünlük! Yere göğe koyamazmış beni yakışıklı deden, iyi yüreğine rağmen konu annen olunca kırmayı göze alırmış sevdiklerinin kalbini. Sana anlatacağım başka birşey bilmiyorum onunla ilgili maalesef.
Şunu biliyorum ki, seni görme fırsatı olsaydı şu dünyada senden başka yaşam sebebi olmazdı eminim. Bana olan düşkünlüğünün üzerine senin o baLLı varlığın, dedeciğinin yüreğini kocaman etmeye yetecekti. Gözlerimi kapatıp bizi yakından izlediğini düşündüğüm özlem günlerinde, seni kucağıma alıp, havaya doğru el sallatıyorum kimseye çaktırmadan. İçimin sıcaklığı bana iyi geliyor, güzel şeyler geliyor aklıma, hayalleniyorum; sen mi? gülümsüyorsun kocaman... Belki de farkındasın herşeyin, komiğine gidiyor bütün bunlar.
Babanla yakın olmanız için kuş gibi çırpınışımın nedeni anlayacaksın yaşın büyüdükçe. Annem eksik ama ben "tam"ım diyeceksin umarım ve umarım hiç eksiltmeyeceksin sevdiklerini.
Hepimiz günün birinde melek olacağız bitanem, günün birinde yalnız kalacaksın mecburen. Önemli olan yalnız kaldığında bile kendini kalabalık hissedecek kadar güzel yaşaman güzel oğlum, doğru yaşaman, sevgiyle yaşaman. Ben melek olup uçana dek senle kalabalıklaşmaya, sevmeye, öğretmeye devam edeceğim. Hiç korkma, deden ve melek olan diğer sevdiklerimiz, üzerimizdeki ışıklarını asla söndürmeyecekler.
Aydınlık bir gelecek seninle olsun kuzucuğum....




2 yorum:

ELİF dedi ki...

Boğazımda kocaman bir düğüm, çöz çözebilirsen şimdi.

Adsız dedi ki...

ben okudum emel ağladı. ben yandım, ama alevlerim görünmedi.

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails